bencede
New member
Galatasaray Teknik Yöneticisi Domenec Torrent, Florya Metin Oktay Tesisleri’ndeki idman öncesi medya mensuplarıyla bir sohbet toplantısı gerçekleştirdi.
İspanyol teknik adamın açıklamaları şöyle:
Domenec Torrent, “Gelir gelmez kısa müddette üç lig maçına çıktınız. Sonuçlar güzel gelmedi. Artık bir hafta sonu maç oynanmadı. Bu orta size nasıl geldi?” sorusuna “Buraya gelirken ne olduğunu, ekibin 7 günde 3 maça çıkacağını biliyorduk. Kimse bizi kandırmadı. 7 günde 3 maç oynamak ülkü bir başlangıç değil. Lakin bunu biliyorduk ve kabul ettik. daha sonrasındaki dostluk maçını unutabilirsiniz. Benim için oyun bile değil. Ağır idmanlar üstüne bir maçtı. Elimizde yalnızca iki stoper ve bir 6 numara vardı. Farklı denemeler yaptık. Bartuğ’u sağ bekte, Taylan ve Omar’ı stoperde görmek istedik. Oynadığımız üç lig maçıyla ilgili basın toplantılarında konuştum. Birinci maç 30-35 dakika yeterli oynadık. Skoru 2-0 yapabilecek penaltıyı kaçırdık. İkinci yarı olağan olmayan kontrataklarla karşılaştık. Rakibin ucu ucuna kazandığını söyleyebileceğimiz bir maçtı. Kasımpaşa maçında birinci yarının uzatmalarında birliktelik golünü yedik. Son gol de bir daha uzatmalarda geldi. Üçüncü maçta başkana karşı sonuç adil değildi. Son dakikalarda neler olduğunu herkes biliyor. Sonuçta elimizden kaydı maç. Futbol günün sonunda sonuçla alakalı. Biz oyunu tahlil ediyoruz ancak dışarıda neredeyse herkes skoru tahlil ediyor” cevabını verdi.
Türkiye Ligi’nde değerli ekiplerin olağanda 6-7 yabancı ile oynadıklarının altını çizen Torrent, “Biz üç maçın ikisine 7 Türk futbolcuyla başladık. Hepsi de fazlaca kaliteli. İki forvetimiz dışarıda. İsmail’i son maçta oynatmamamız müdafaa maksatlıydı. Fatih’i kullandık ancak son maçta ve dostluk maçında kusurları oldu. Burada problemimiz var diyebiliriz. 9 numaralar, Babel, Feghouli farklı sebeplerle tam yararlanamadığımız isimlerdi. Fakat bunların hiç birinin mazeret olarak algılanmasını istemiyorum. Galatasaray ekibi, Galatasaraylı futbolcular bu durumdan çıkabilir. Daha güzelini yapabileceğimizi biliyoruz” diye konuştu.
‘Bir tarz yaratmak için vakit gerekiyor’
Domenec Torrent, “Türk futbol atmosferi hakkında müşahedeniz nedir?” sorusuna şu cevabı verdi:
“Çok kısa bir müddetdir buradayım. Aldığım his, Türk futbolunun epey düzgün olduğu istikametinde. Düzgün futbolcular olduğunu rakipleri incelerken gördüm. Teknik erkeklerin da epey hoş fikirleri var. Son günlerde sıradaki rakibimiz Alanya’yı inceledik. Geriden epeyce hoş oyun kuruyorlar. 6-7 oyuncu kaleciyle epeyce yeterli oynuyor. Sizi üstlerine çekip kontralara çıkıyorlar. Neyi, nasıl yapmak istediklerine dair fazlaca net fikirleri var. Benim son 10-11 yıldır çalıştığım ekiplerde da yapmak istediğim bu net kanıyı oturtmak. Ancak ne kadar vakit içerisinde? Bu, otomatik olmuyor. Işığı açıp kapatmak kadar kolay değil bu iş. Bir tarz yaratmak için vakit gerekiyor. Bir teknik yönetici için dönem öncesi periyoda sahip olmak epey kıymetli. Bunun bizde olmayacağını biliyorduk. Şu anda önceliğimiz oyuncularımızın rahat olacağı ve puan kazanacağı oyun. Gelecek dönem ise, dönem öncesi kampı bir arada geçirerek oyuncularımızı yeni sisteme ikna edebiliriz. vakit içinde ve idmanla oyuncuyu daha ikna etmek mümkün.”
Yabancı kuralı değerlendirmesi
Bu dönem 8+3, yeni dönemde 7+4 olacak yabancı kuralı için de Torrent şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yabancı kuralını net halde biliyorum. 10’un üzerinde Türk oyuncumuz var. Yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa’da da oynayabilecek kalitedeler. Önümüzdeki döneme, yeni kurala hazır olabilecek takıma sahibiz. Seneye 4 Türk futbolcu oynatma zaruriliği Türk Ulusal Grubu için olumlu. Genç Türk futbolcular daha fazlaca oynama bahtı bulacaklar.”
Torrent, oyun anlayışı, futbol ideolojisi hakkındaki sorulara da şu biçimde karşılık verdi:
“Çalıştığım ekipler ortasında Barcelona, Bayern, Manchester City diğer bir çizgiydi, lakin New York örneğin o kadar üstün değildi ve orada vakit içinde epey hoş işler yaptık. Üç temel prensibim var: Rakip topa sahip olduğunda ileride baskı; topu kaybettiğimizde geri çekilmemek ve çabuk geri kazanmaya çalışmak, rakip yarı alanda geri alırsak epeyce süratli hamle; kendi yarı alanımızda geri alırsak, net resmi gorene kadar topu tutmak. Ben ve grubum tüm bunları alanda uygulatmaya çalışıyoruz. Oyuncularla şüphesiz. hiç bir teknik yönetici ilah değil. Güzel bir grubu olması lazım. Oyuncuları ikna etmesi lazım. Sınırlar ortasını oynama özelliği olan oyuncular da olmalı. Galatasaraylı oyuncular durumun net biçimde farkındalar. Çok büyük bir baskı var. Galatasaray üzere büyük kulüplerde doğal. Şu anda bir değerli nokta da o kadar gol yememek. Gol yemeden maç kazanmak istiyoruz.”
“Edindiğim izlenime göre, beşerler rotasyona epeyce alışık değil galiba. Kaleciler hariç 20 oyuncun var ise ve bunlardan 13-14’ünü kullanıyorsan, bu biçimde 20 oyuncun yoktur, 13-14 oyuncun vardır. Başkalarını kaybedersin. 7 günde 3 maç yapmamız gerekti. Patrick (van Aanholt) 4 günde iki maç yaptı. daha sonra Ömer ile oynadık. Ondan da epeyce mutluyum. Hangisinin oynayacağını söylemem. Kimsenin yeri garanti değil. Her gün antrenmandayım. Daima gözlemliyorum. Oyuncunun nasıl olduğunu biliyorum. New York’ta da bunu yapıyordum ve muvaffakiyet geliyordu. Herkes oynayabileceğine odaklanmıştı. şüphesiz 7-8 sabit olabilir. Ancak özellikleri benzeri olanları değiştirmelisin. bu biçimdece gereksinimimiz olduğunda herkes hazır olur.”
‘Pena meydan okumaya çıktı’
“ Transfer bitmeden konuşmak istemiyoruz. Son günlerde 30’un üstünde oyuncu gözlemledik. Her gün farklı sebeplerden durumları değişti. Transfer gerçekleşene kadar konuşmam. Pena’yı soruyorsunuz ancak kontrat imzalandı mı, gördünüz mü? Ben bitti gözüyle bakılan bir hayli transferin son anda sıradan bir pürüz yüzünden gerçekleşmediğini gördüm. Bu niçinle transfer bitmeden konuşmam. Fakat şunu söyleyebilirim. Birinci opsiyon benim için de, kulüp için de Türk kaleciydi. Ancak piyasa her neyse o! İkincisi, bu kaleci gelecek dönemden itibaren Ter Stegen’in gerisinde ikinci kaleci olacak. Avrupa’nın en güzel genç kalecilerinden biri. 18, 19, 21 yaş altında ulusal oldu. La Liga’dan bir epeyce teklif geldi. Barcelona hepsini geri çevirdi. Zira fazlaca güveniyorlar. Barcelona’dan biroldukca beşerle konuştuk. Kendisi de gelen tekliflerle değil, yalnızca Galatasaray’ın teklifi ile ilgilendi. Aklında birinci seçenek Galatasaray idi. Kaleci antrenörümüz 6-7 yıl onunla çalıştı. 22 yıl Barcelona’dan çalışan bir antrenör. Önümüzdeki dönem biroldukca maçta onu Barcelona kalesinde nazaranceksiniz. 6 aylık konuşulmasının niçini, gelecek dönem Barcelona’nın ona gereksinimi olması. Muslera’nın durumunu, 1-1,5 aya oynayabileceğini bilerek geliyor. Buna karşın bu meydan okumaya çıktı”
‘Omar bir yıldır oynamıyor’
“Bir yıldır oynamıyor. Çok epeyce yeterli idmanlar çıkarıyor. Fizik ve mental olarak fazlaca düzgün. olağan olarak bir ritm düşüklüğü fark ediliyor. Dostluk maçında o da hayli yorgundu. Herkes öyleydi. Trabzonspor maçında verdikleri yansıları bakılırsamedik. aslına bakarsanız o gün bunu beklemek imkansızdı. Omar her idmanda ne kadar profesyonel olduğunu gösteriyor. Bedenine mabet üzere bakıyor. İki haftaya % 100’e gelecektir” diye konuşan Torrent, Arda ile idmandaki sıcak fotoğrafları ve onunla UEFA Kupası kazanmayı hayal edip etmediği sorusuna “Ben yalnızca bir daha sonraki maçı kazanmayı hayal ettim. daha sonra da bir daha sonrakini… Arda da, hepsi de daha ileriye gidecekler. Oyuncular benim ailem. Eşim ve çocuklarımdan hayli onları görüyorum. Onlarla vakit geçiriyorum. Onlardan beklentim yüksek. Babalarıymış üzere yakın oluyorum, ayrıntılara giriyorum. kimi vakit babalar da oğullarını beklentileri çerçevesinde zorlar. Ben daima bu biçimde çalıştım. Sen onlara, onlar da sana bir şeyler katarsınız.”
Kerem Aktürkoğlu yorumu
“Şu an durum âlâ değil. Süratle maç kazanmalıyız. ondan sonrasında nereye kadar gidebiliriz, bakarız. Evvel şu rahatsız ortamdan çıkalım. daha sonra UEFA’yı düşünebiliriz. Adım adım gelişeceğiz”
“Kerem ve 3-4 oyuncu var Avrupa’da rahatlıkla oynayabilecek. bakılırsaceksiniz, her yıl daha fazla oyuncu gidecek Avrupa’ya… Burada her şey hayli süratli oynanıyor. Doğal yetenek olarak hayli donanımlı. Ancak kendisini geliştirmesi gereken istikametleri de var. Dönem öncesi kampında bunları çalışabiliriz kendisiyle… örneğin bek topu alınca, Kerem onun koridorunda yüzünü beke dönüyor. Yolu kapatıyor ve sırtını rakip kaleye dönmüş oluyor. kimi vakit doğal yetenekleri ve hızıyla buradan çıkabiliyor. Lakin bekle farklı koridorlarda bulunmalı. Biri içerideyse, o dışarıda… bu biçimde daha fazla seçeneği olur. olağan olarak fazlaca süratli, birebirde, ikili çabada hayli kaliteli.”
Torrent ailesi ve İstanbul hakkında da şunları anlattı:
“Eşim dört günlüğüne geldi. Daire bakıyoruz. Oğlum Avustralya’da okumaya başlayacak. Kızım yurtta kalıyor. Erkek arkadaşı profesyonel basketbolcu ve Türk ekipleriyle maç yapmaya birkaç kere geldi İstanbul’a… Arkadaşlarımdan da daha evvel İstanbul’a fazlaca gelen var. Pep de gelmişti. Bana ‘İstanbul kusursuz ötesi’ demişti. Benim bütün günüm burada, tesiste geçiyor. Sabah 08:00’den, kimi vakit 21:00’e kadar çalışıyoruz. ötürüsıyla kenti daha bakılırsamedim. Lakin sokakta yahut restorana gittiğimizde insanların olağanüstü sıcak yaklaşımları fazlaca etkileyici.”
“Teknik adamlar bavulları daima hazır yaşar. İşin gerçeği bu. Zira futbolda niçinlere değil, sonuca bakılır. Ben ‘Sezon öncesi çalışmayacağım kadro almam’ diyordum. Lakin kimi ekiplere ‘Hayır’ diyemezsiniz. Galatasaray onlardan biri… Maksadım uzun yıllar burada kalmak. Yanlışsız işler yapmak için çalışıyoruz. Uzun yıllar kalırsak kulüp de mutlu yaptığımız işlerden, biz de mutluyuz demektir. Birtakım yabancı teknik adamlar için çalıştığı yer fark etmez, ‘Ha burada çalışmışım, ha şurada’ derler. Ben bu biçimde değilim. Aidiyet hissederim. Şu anda bu kadar kasvet bulunmasına rağmen kulübün bana karşı sıcaklığı epey hoş. Galatasaray’ın teknik yöneticisi olmak, bir meydan okumadan çok, bir fırsat… Türkiye haricinde Galatasaray’ın ne kadar değerli olduğunu biliyor musunuz? Türk futbolu, Türk ekibi söylemiş olduğinizde akla birinci Galatasaray geliyor. Öteki kulüpler de var bilinen ancak birincisi Galatasaray. Bu kulüpten bahsetmiş olduğunizde bütün dünya tanıyor. Avrupa’da kupa kazanmış, 4 yıldızlı tek kadro.”
İspanyol teknik adamın açıklamaları şöyle:
Domenec Torrent, “Gelir gelmez kısa müddette üç lig maçına çıktınız. Sonuçlar güzel gelmedi. Artık bir hafta sonu maç oynanmadı. Bu orta size nasıl geldi?” sorusuna “Buraya gelirken ne olduğunu, ekibin 7 günde 3 maça çıkacağını biliyorduk. Kimse bizi kandırmadı. 7 günde 3 maç oynamak ülkü bir başlangıç değil. Lakin bunu biliyorduk ve kabul ettik. daha sonrasındaki dostluk maçını unutabilirsiniz. Benim için oyun bile değil. Ağır idmanlar üstüne bir maçtı. Elimizde yalnızca iki stoper ve bir 6 numara vardı. Farklı denemeler yaptık. Bartuğ’u sağ bekte, Taylan ve Omar’ı stoperde görmek istedik. Oynadığımız üç lig maçıyla ilgili basın toplantılarında konuştum. Birinci maç 30-35 dakika yeterli oynadık. Skoru 2-0 yapabilecek penaltıyı kaçırdık. İkinci yarı olağan olmayan kontrataklarla karşılaştık. Rakibin ucu ucuna kazandığını söyleyebileceğimiz bir maçtı. Kasımpaşa maçında birinci yarının uzatmalarında birliktelik golünü yedik. Son gol de bir daha uzatmalarda geldi. Üçüncü maçta başkana karşı sonuç adil değildi. Son dakikalarda neler olduğunu herkes biliyor. Sonuçta elimizden kaydı maç. Futbol günün sonunda sonuçla alakalı. Biz oyunu tahlil ediyoruz ancak dışarıda neredeyse herkes skoru tahlil ediyor” cevabını verdi.
Türkiye Ligi’nde değerli ekiplerin olağanda 6-7 yabancı ile oynadıklarının altını çizen Torrent, “Biz üç maçın ikisine 7 Türk futbolcuyla başladık. Hepsi de fazlaca kaliteli. İki forvetimiz dışarıda. İsmail’i son maçta oynatmamamız müdafaa maksatlıydı. Fatih’i kullandık ancak son maçta ve dostluk maçında kusurları oldu. Burada problemimiz var diyebiliriz. 9 numaralar, Babel, Feghouli farklı sebeplerle tam yararlanamadığımız isimlerdi. Fakat bunların hiç birinin mazeret olarak algılanmasını istemiyorum. Galatasaray ekibi, Galatasaraylı futbolcular bu durumdan çıkabilir. Daha güzelini yapabileceğimizi biliyoruz” diye konuştu.
‘Bir tarz yaratmak için vakit gerekiyor’
Domenec Torrent, “Türk futbol atmosferi hakkında müşahedeniz nedir?” sorusuna şu cevabı verdi:
“Çok kısa bir müddetdir buradayım. Aldığım his, Türk futbolunun epey düzgün olduğu istikametinde. Düzgün futbolcular olduğunu rakipleri incelerken gördüm. Teknik erkeklerin da epey hoş fikirleri var. Son günlerde sıradaki rakibimiz Alanya’yı inceledik. Geriden epeyce hoş oyun kuruyorlar. 6-7 oyuncu kaleciyle epeyce yeterli oynuyor. Sizi üstlerine çekip kontralara çıkıyorlar. Neyi, nasıl yapmak istediklerine dair fazlaca net fikirleri var. Benim son 10-11 yıldır çalıştığım ekiplerde da yapmak istediğim bu net kanıyı oturtmak. Ancak ne kadar vakit içerisinde? Bu, otomatik olmuyor. Işığı açıp kapatmak kadar kolay değil bu iş. Bir tarz yaratmak için vakit gerekiyor. Bir teknik yönetici için dönem öncesi periyoda sahip olmak epey kıymetli. Bunun bizde olmayacağını biliyorduk. Şu anda önceliğimiz oyuncularımızın rahat olacağı ve puan kazanacağı oyun. Gelecek dönem ise, dönem öncesi kampı bir arada geçirerek oyuncularımızı yeni sisteme ikna edebiliriz. vakit içinde ve idmanla oyuncuyu daha ikna etmek mümkün.”
Yabancı kuralı değerlendirmesi
Bu dönem 8+3, yeni dönemde 7+4 olacak yabancı kuralı için de Torrent şu değerlendirmeyi yaptı:
“Yabancı kuralını net halde biliyorum. 10’un üzerinde Türk oyuncumuz var. Yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa’da da oynayabilecek kalitedeler. Önümüzdeki döneme, yeni kurala hazır olabilecek takıma sahibiz. Seneye 4 Türk futbolcu oynatma zaruriliği Türk Ulusal Grubu için olumlu. Genç Türk futbolcular daha fazlaca oynama bahtı bulacaklar.”
Torrent, oyun anlayışı, futbol ideolojisi hakkındaki sorulara da şu biçimde karşılık verdi:
“Çalıştığım ekipler ortasında Barcelona, Bayern, Manchester City diğer bir çizgiydi, lakin New York örneğin o kadar üstün değildi ve orada vakit içinde epey hoş işler yaptık. Üç temel prensibim var: Rakip topa sahip olduğunda ileride baskı; topu kaybettiğimizde geri çekilmemek ve çabuk geri kazanmaya çalışmak, rakip yarı alanda geri alırsak epeyce süratli hamle; kendi yarı alanımızda geri alırsak, net resmi gorene kadar topu tutmak. Ben ve grubum tüm bunları alanda uygulatmaya çalışıyoruz. Oyuncularla şüphesiz. hiç bir teknik yönetici ilah değil. Güzel bir grubu olması lazım. Oyuncuları ikna etmesi lazım. Sınırlar ortasını oynama özelliği olan oyuncular da olmalı. Galatasaraylı oyuncular durumun net biçimde farkındalar. Çok büyük bir baskı var. Galatasaray üzere büyük kulüplerde doğal. Şu anda bir değerli nokta da o kadar gol yememek. Gol yemeden maç kazanmak istiyoruz.”
“Edindiğim izlenime göre, beşerler rotasyona epeyce alışık değil galiba. Kaleciler hariç 20 oyuncun var ise ve bunlardan 13-14’ünü kullanıyorsan, bu biçimde 20 oyuncun yoktur, 13-14 oyuncun vardır. Başkalarını kaybedersin. 7 günde 3 maç yapmamız gerekti. Patrick (van Aanholt) 4 günde iki maç yaptı. daha sonra Ömer ile oynadık. Ondan da epeyce mutluyum. Hangisinin oynayacağını söylemem. Kimsenin yeri garanti değil. Her gün antrenmandayım. Daima gözlemliyorum. Oyuncunun nasıl olduğunu biliyorum. New York’ta da bunu yapıyordum ve muvaffakiyet geliyordu. Herkes oynayabileceğine odaklanmıştı. şüphesiz 7-8 sabit olabilir. Ancak özellikleri benzeri olanları değiştirmelisin. bu biçimdece gereksinimimiz olduğunda herkes hazır olur.”
‘Pena meydan okumaya çıktı’
“ Transfer bitmeden konuşmak istemiyoruz. Son günlerde 30’un üstünde oyuncu gözlemledik. Her gün farklı sebeplerden durumları değişti. Transfer gerçekleşene kadar konuşmam. Pena’yı soruyorsunuz ancak kontrat imzalandı mı, gördünüz mü? Ben bitti gözüyle bakılan bir hayli transferin son anda sıradan bir pürüz yüzünden gerçekleşmediğini gördüm. Bu niçinle transfer bitmeden konuşmam. Fakat şunu söyleyebilirim. Birinci opsiyon benim için de, kulüp için de Türk kaleciydi. Ancak piyasa her neyse o! İkincisi, bu kaleci gelecek dönemden itibaren Ter Stegen’in gerisinde ikinci kaleci olacak. Avrupa’nın en güzel genç kalecilerinden biri. 18, 19, 21 yaş altında ulusal oldu. La Liga’dan bir epeyce teklif geldi. Barcelona hepsini geri çevirdi. Zira fazlaca güveniyorlar. Barcelona’dan biroldukca beşerle konuştuk. Kendisi de gelen tekliflerle değil, yalnızca Galatasaray’ın teklifi ile ilgilendi. Aklında birinci seçenek Galatasaray idi. Kaleci antrenörümüz 6-7 yıl onunla çalıştı. 22 yıl Barcelona’dan çalışan bir antrenör. Önümüzdeki dönem biroldukca maçta onu Barcelona kalesinde nazaranceksiniz. 6 aylık konuşulmasının niçini, gelecek dönem Barcelona’nın ona gereksinimi olması. Muslera’nın durumunu, 1-1,5 aya oynayabileceğini bilerek geliyor. Buna karşın bu meydan okumaya çıktı”
‘Omar bir yıldır oynamıyor’
“Bir yıldır oynamıyor. Çok epeyce yeterli idmanlar çıkarıyor. Fizik ve mental olarak fazlaca düzgün. olağan olarak bir ritm düşüklüğü fark ediliyor. Dostluk maçında o da hayli yorgundu. Herkes öyleydi. Trabzonspor maçında verdikleri yansıları bakılırsamedik. aslına bakarsanız o gün bunu beklemek imkansızdı. Omar her idmanda ne kadar profesyonel olduğunu gösteriyor. Bedenine mabet üzere bakıyor. İki haftaya % 100’e gelecektir” diye konuşan Torrent, Arda ile idmandaki sıcak fotoğrafları ve onunla UEFA Kupası kazanmayı hayal edip etmediği sorusuna “Ben yalnızca bir daha sonraki maçı kazanmayı hayal ettim. daha sonra da bir daha sonrakini… Arda da, hepsi de daha ileriye gidecekler. Oyuncular benim ailem. Eşim ve çocuklarımdan hayli onları görüyorum. Onlarla vakit geçiriyorum. Onlardan beklentim yüksek. Babalarıymış üzere yakın oluyorum, ayrıntılara giriyorum. kimi vakit babalar da oğullarını beklentileri çerçevesinde zorlar. Ben daima bu biçimde çalıştım. Sen onlara, onlar da sana bir şeyler katarsınız.”
Kerem Aktürkoğlu yorumu
“Şu an durum âlâ değil. Süratle maç kazanmalıyız. ondan sonrasında nereye kadar gidebiliriz, bakarız. Evvel şu rahatsız ortamdan çıkalım. daha sonra UEFA’yı düşünebiliriz. Adım adım gelişeceğiz”
“Kerem ve 3-4 oyuncu var Avrupa’da rahatlıkla oynayabilecek. bakılırsaceksiniz, her yıl daha fazla oyuncu gidecek Avrupa’ya… Burada her şey hayli süratli oynanıyor. Doğal yetenek olarak hayli donanımlı. Ancak kendisini geliştirmesi gereken istikametleri de var. Dönem öncesi kampında bunları çalışabiliriz kendisiyle… örneğin bek topu alınca, Kerem onun koridorunda yüzünü beke dönüyor. Yolu kapatıyor ve sırtını rakip kaleye dönmüş oluyor. kimi vakit doğal yetenekleri ve hızıyla buradan çıkabiliyor. Lakin bekle farklı koridorlarda bulunmalı. Biri içerideyse, o dışarıda… bu biçimde daha fazla seçeneği olur. olağan olarak fazlaca süratli, birebirde, ikili çabada hayli kaliteli.”
Torrent ailesi ve İstanbul hakkında da şunları anlattı:
“Eşim dört günlüğüne geldi. Daire bakıyoruz. Oğlum Avustralya’da okumaya başlayacak. Kızım yurtta kalıyor. Erkek arkadaşı profesyonel basketbolcu ve Türk ekipleriyle maç yapmaya birkaç kere geldi İstanbul’a… Arkadaşlarımdan da daha evvel İstanbul’a fazlaca gelen var. Pep de gelmişti. Bana ‘İstanbul kusursuz ötesi’ demişti. Benim bütün günüm burada, tesiste geçiyor. Sabah 08:00’den, kimi vakit 21:00’e kadar çalışıyoruz. ötürüsıyla kenti daha bakılırsamedim. Lakin sokakta yahut restorana gittiğimizde insanların olağanüstü sıcak yaklaşımları fazlaca etkileyici.”
“Teknik adamlar bavulları daima hazır yaşar. İşin gerçeği bu. Zira futbolda niçinlere değil, sonuca bakılır. Ben ‘Sezon öncesi çalışmayacağım kadro almam’ diyordum. Lakin kimi ekiplere ‘Hayır’ diyemezsiniz. Galatasaray onlardan biri… Maksadım uzun yıllar burada kalmak. Yanlışsız işler yapmak için çalışıyoruz. Uzun yıllar kalırsak kulüp de mutlu yaptığımız işlerden, biz de mutluyuz demektir. Birtakım yabancı teknik adamlar için çalıştığı yer fark etmez, ‘Ha burada çalışmışım, ha şurada’ derler. Ben bu biçimde değilim. Aidiyet hissederim. Şu anda bu kadar kasvet bulunmasına rağmen kulübün bana karşı sıcaklığı epey hoş. Galatasaray’ın teknik yöneticisi olmak, bir meydan okumadan çok, bir fırsat… Türkiye haricinde Galatasaray’ın ne kadar değerli olduğunu biliyor musunuz? Türk futbolu, Türk ekibi söylemiş olduğinizde akla birinci Galatasaray geliyor. Öteki kulüpler de var bilinen ancak birincisi Galatasaray. Bu kulüpten bahsetmiş olduğunizde bütün dünya tanıyor. Avrupa’da kupa kazanmış, 4 yıldızlı tek kadro.”