Constantine Atlamazoglou imzalı yazıda, Rusya’nın Karadeniz yardımıyla donmayan limanlara, ötürüsıyla Akdeniz ve ötesindeki sulara erişime sahip olduğu kaydedilirken, “Karadeniz, Rusya’nın savunma ve güvenlik mimarisinde ön plana çıkıyor, çünkü burada sağlanan üstünlük, yalnızca Rusya’nın güvenliğini değil, tesirini kıyılarından fazlaca uzaklara yayma fırsatını veriyor. Bu ayrıyeten Moskova’nın NATO’ya meydan okumasına da müsaade veriyor” sözüne yer verildi.
NATO donanmasının bölgedeki varlığını artırdığını, fakat coğrafik kısıtlamaların ve milletlerarası hukukun, Rusya’ya karşı gayrette pürüzler oluşturduğunu belirten Atlamazoglou, öteki Karadeniz ülkelerinin sahip olduğu deniz gücünün Rusya karşısında yetersiz olduğunu kaydetti.
Romanya’nın elinde 3 firkateyn, 7 korvet, eski bir denizaltı ve yardımcı botların olduğu anımsatılırken Bulgaristan filosunun 4 firkateyn, 3 korvet ve mayın tarama gemisinden oluştuğu, Ukrayna’nın çabucak hemen filosunu canlandırmaya çalıştığı, Gürcistan’ın ise yalnızca kıyı güvenliğe sahip olduğu açıklandı.
Atlamazoglou, “Türkiye pek büyük ve yetenekli donanmaya sahip, lakin Rusya ile sıcak bağları ve NATO’ya yabancılaşması, ittifaka bağlılığı konusunda kuşkular uyandırdı” diye yazdı.
Karadeniz’in ‘Rus Gölü’ne dönüştüğünü yazan ABD’li gazeteci, Rusya’nın 2008 ve 2011-2020 devirlerinde gerçekleştirdiği ıslahatlar yardımıyla donanmasının yavaşça ve hareketli hale geldiğini kaydetti. Rusya’nın Karadeniz Filosu’nun elinde 3 füze firkateyninin, müdafaa gemilerinin, füze kruvazörünün ve 6 adet yeni denizaltının bulunduğuna, bunlara ek epey sayıda yardımcı botunun donanmanın imkanlarını kuvvetlendirdiğine dikkat çekildi.
Rusya’nın Karadeniz’de geçit vermeme/bölge tutma sistemine sahip olduğuna işaret eden Atlamazoglou, bunların kıyıdaki gemisavar füzelerin, stratejik füze sistemlerinin, radarların ve hava savunma sistemlerinin olduğunu yazdı. Filonun ayrıyeten Kırım’a yerleştirilen 22. Kolordu ve iki hava tümeniyle güçlendirildiğini kaydeden gazeteci, bu gücün Rus gemileri muhafazaya ve düşman ordularını durdurmaya yardımcı olacağını belirtti.
NATO donanmasının bölgedeki varlığını artırdığını, fakat coğrafik kısıtlamaların ve milletlerarası hukukun, Rusya’ya karşı gayrette pürüzler oluşturduğunu belirten Atlamazoglou, öteki Karadeniz ülkelerinin sahip olduğu deniz gücünün Rusya karşısında yetersiz olduğunu kaydetti.
Romanya’nın elinde 3 firkateyn, 7 korvet, eski bir denizaltı ve yardımcı botların olduğu anımsatılırken Bulgaristan filosunun 4 firkateyn, 3 korvet ve mayın tarama gemisinden oluştuğu, Ukrayna’nın çabucak hemen filosunu canlandırmaya çalıştığı, Gürcistan’ın ise yalnızca kıyı güvenliğe sahip olduğu açıklandı.
Atlamazoglou, “Türkiye pek büyük ve yetenekli donanmaya sahip, lakin Rusya ile sıcak bağları ve NATO’ya yabancılaşması, ittifaka bağlılığı konusunda kuşkular uyandırdı” diye yazdı.
Karadeniz’in ‘Rus Gölü’ne dönüştüğünü yazan ABD’li gazeteci, Rusya’nın 2008 ve 2011-2020 devirlerinde gerçekleştirdiği ıslahatlar yardımıyla donanmasının yavaşça ve hareketli hale geldiğini kaydetti. Rusya’nın Karadeniz Filosu’nun elinde 3 füze firkateyninin, müdafaa gemilerinin, füze kruvazörünün ve 6 adet yeni denizaltının bulunduğuna, bunlara ek epey sayıda yardımcı botunun donanmanın imkanlarını kuvvetlendirdiğine dikkat çekildi.
Rusya’nın Karadeniz’de geçit vermeme/bölge tutma sistemine sahip olduğuna işaret eden Atlamazoglou, bunların kıyıdaki gemisavar füzelerin, stratejik füze sistemlerinin, radarların ve hava savunma sistemlerinin olduğunu yazdı. Filonun ayrıyeten Kırım’a yerleştirilen 22. Kolordu ve iki hava tümeniyle güçlendirildiğini kaydeden gazeteci, bu gücün Rus gemileri muhafazaya ve düşman ordularını durdurmaya yardımcı olacağını belirtti.