ABD Donanması subayı Brian Harrington, The Hill gazetesi için kaleme aldığı makalede Montrö Sözleşmesi’ne göz yumularak nizamlı askeri tatbikatlar yapmanın Rusya’yı Karadeniz’deki hakimiyetten yoksun etmeye yardımı olacağını belirtti.
Harrington, modernize edilmiş uzun menzilli anti gemi ve kara versiyonları ile birlikte Bastion ve Kalibr füzelerinin Moskova’ya Karadeniz’de, Pekin’in Güney Çin Denizi’nde kullandığı taktiklerin birebirini kullanımını mümkün kılan muazzam bir güç sağladığına ( A2AD – erişim ve hareketin sonlandırılması ve reddedilmesi) dikkat çekti.
Bölgedeki NATO müttefiklerinin faaliyetlerini engelleyen Rus savaş jetlerini de hatırlatan muharrir, “Karadeniz’de ABD ve NATO savaş gemilerine Rus savaş gemilerinin ve atak uçaklarının refakat etmesi, genel kabul nazarann bir norm haline geldi” tabirlerini kullandı.
ABD’li subay, bu sorunun tahlili için yüksek teknoloji eseri silahların kullanıldığı ve operasyonel ahengin sağlandığı askeri hareketlerin yapılmasını önerdi.
Montrö Sözleşmesi’ne göre Karadeniz haricindeki ülkelerin barış vaktinde boğazlardan geçerken savaş gemilerinin tonajına ait kısıtlamalara uymaları gerektiği için devletleri bu kuralı aşmak emeliyle güçlerini birleştirmeye çağıran uzman, ayrıyeten NATO partnerlerinin konumlarının seyir füzeleri ile güçlendirilmesi gerektiğini de yazdı.
Romanya’nın Naval Strike Missile füzesini almayı kararlaştırdığını söz eden Harrington, fakat Bulgaristan ve Türkiye’nin de Rusya’ya karşı uğraşta yer alması gerektiğinin altını çizdi.
Muharrir, fakat bu türlü atılacak adımların ‘Karadeniz’in memleketler arası sularının özgürlüğünü korumaya’ yardımcı olacağı kararına vardı.
Şu anda Karadeniz’de ABD Donanması’na ilişkin USS Mount Whitney amfibi komuta denetim gemisi ve USS Porter destroyeri bulunuyor. Rusya Savunma Bakanlığı, tatbikatlar için bölgeye gelen bu gemilerin Rus filosu tarafınca takibe alındığını duyurmuştu.
Harrington, modernize edilmiş uzun menzilli anti gemi ve kara versiyonları ile birlikte Bastion ve Kalibr füzelerinin Moskova’ya Karadeniz’de, Pekin’in Güney Çin Denizi’nde kullandığı taktiklerin birebirini kullanımını mümkün kılan muazzam bir güç sağladığına ( A2AD – erişim ve hareketin sonlandırılması ve reddedilmesi) dikkat çekti.
Bölgedeki NATO müttefiklerinin faaliyetlerini engelleyen Rus savaş jetlerini de hatırlatan muharrir, “Karadeniz’de ABD ve NATO savaş gemilerine Rus savaş gemilerinin ve atak uçaklarının refakat etmesi, genel kabul nazarann bir norm haline geldi” tabirlerini kullandı.
ABD’li subay, bu sorunun tahlili için yüksek teknoloji eseri silahların kullanıldığı ve operasyonel ahengin sağlandığı askeri hareketlerin yapılmasını önerdi.
Montrö Sözleşmesi’ne göre Karadeniz haricindeki ülkelerin barış vaktinde boğazlardan geçerken savaş gemilerinin tonajına ait kısıtlamalara uymaları gerektiği için devletleri bu kuralı aşmak emeliyle güçlerini birleştirmeye çağıran uzman, ayrıyeten NATO partnerlerinin konumlarının seyir füzeleri ile güçlendirilmesi gerektiğini de yazdı.
Romanya’nın Naval Strike Missile füzesini almayı kararlaştırdığını söz eden Harrington, fakat Bulgaristan ve Türkiye’nin de Rusya’ya karşı uğraşta yer alması gerektiğinin altını çizdi.
Muharrir, fakat bu türlü atılacak adımların ‘Karadeniz’in memleketler arası sularının özgürlüğünü korumaya’ yardımcı olacağı kararına vardı.
Şu anda Karadeniz’de ABD Donanması’na ilişkin USS Mount Whitney amfibi komuta denetim gemisi ve USS Porter destroyeri bulunuyor. Rusya Savunma Bakanlığı, tatbikatlar için bölgeye gelen bu gemilerin Rus filosu tarafınca takibe alındığını duyurmuştu.