Çaykur Rizesporlu Joel Pohjanpalo: Türk futboluna alışmak kolay olmadı

bencede

New member
Çaykur Rizespor’un, dönem başında Almanya’nın Bayer Leverkusen ekibinden kiraladığı deneyimli hamle oyuncusu Joel Pohjanpalo, 15 haftalık lig sürecini kıymetlendirdi. İhlas Haber Ajansı’na (İHA) açıklamalarda bulunan Pohjanpalo, Türk futbolu ile Alman futbolu içinde fark olduğunu, gelmedilk evvel bu farkı bakılırsacek kadar bir müddetsi olmadığını aktardı. Türkiye’de oynanan oyuna alıştıktan daha sonra performansının arttığını da belirten Pohjanpalo, taraftarlara, “Herkesten bu maçla birlikte bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum” diye seslendi.

“Bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum”

Döneme makus bir başlangıç yaptıklarını lakin birinci devre için önlerinde final niteliğinde 4 maçın olduğunu kelamlarına ekleyen Pohjanpalo, “Sezon epey makûs gidiyor. Şu anda sıralamada en son sıradayız. Şu ana kadar berbat bir gidişat var ve herkes de bunun farkında. Hem kendi açımdan hem ekip açısından taraftarlarımızı mutuz ettiğimizin farkındayız. Lakin Fenerbahçe maçı hariç son maçlarda yeterli uğraş gösterdiğimizi, futbol olarak biraz daha ilerlediğimizi düşünüyorum. Artık önümüzde birinci yarı bitmeden final niteliğinde 4 tane maç var. Hepsi direkt rakiplerimiz. Şayet bu 4 maçtan düzgün skorla ayrılabilirsek dönemin ikinci yarısı için umudumuz da futbolumuz da hayli daha gelişecek ve düzgün duruma gelecek diye düşünüyorum. Herkesten bu maçla birlikte bizi izleyerek sabırla beklemelerini istiyorum” halinde konuştu.

“Almanya’daki futbol ile Türkiye’deki futbol değişik”

Almanya ile Türkiye arsındaki futbol farkı niçiniyle adaptasyon sürecinin olduğunu vurgulayan başarılı oyuncu, bu süreci tamamladığını ve artık performansının daha da düzgüne gideceğini söylemiş oldu. 27 yaşındaki futbolcu, “Ben Almanya’dan geldim. Almanya’daki futbol ile Türkiye’deki futbol değişik. Farklı bir futbol oynanıyor burada. Birinci geldiğimde de çabucak alışmak kolay olmadı. bir süre geçti lakin Başakşehir maçından daha sonra biraz daha alıştığımı söyleyebilirim. Galatasaray maçında âlâ bir iş çıkardığımı düşünüyorum. Bilhassa Trabzonspor maçında da uygun bir maç çıkardığımı düşünüyorum. Ne yazık ki Konyaspor maçında bileğime bir darbe aldım. Neredeyse 3 haftadır onun acısını çekiyorum. Doğal ki ben performansımdan mutlu değilim. Zira şu ana kadar 9 maç yaptım. Yaptığım maçlarda 2 gol atabildim. Olağan ki siz bir forvet oyuncusu olarak büyük bir beklentiyle kulübe geliyorsunuz, bu beklentiyi 9 maçta 2 gol attığınızda karşılayamamış oluyorsunuz. Genel olarak ekibin durumuna baktığınızda grup son sırada. Son sıradaki bir kadronun forveti olduğunuzda da daha epey gol atmanız gerekiyor. Oyun olarak da geliştiğimiz sürece bana daha hayli gol durumu gelecek. Ben bunları gole çevirebileceğim diye düşünüyorum. hem bu sakatlık sürecini geçirmem ve sonlarına gelmem tıpkı vakitte grubumuzun biraz daha güzel oynuyor olması ve önümüzdeki 4 maçın direkt rakiplerimizle olması, bundan daha sonra fazlaca daha uygun performans sergileyebileceğim diye düşünüyorum. Doğal bu anlattıklarımızın hiçbiri mazeret değil, biz mazeret üretmeme durumundayız. Maçlarda en üst seviye performansı göstermek zorundayız ve ben bundan daha sonra bunu sağlayabileceğimin, başarabileceğimin, deneyebileceğimin kelamını herkese veriyorum” sözlerini kullandı.

“Takımı araştıracak, Türk futbolu ile ilgili bilgi toplayacak bir vaktim olmadı”

Transfer süreci hakkında da bilgi veren Pohjanpalo, görüşmelerin hayli süratli geliştiğini ve Türk futbolunu araştırma fırsatı olmadan Rize’ye geldiğini lisana getirerek, “Buraya transferim biraz ani oldu diyebilirim. Zira Leverkusen’den ayrılacağım belirli olduktan daha sonra Avrupa’da biroldukca kulüp transfer teklifinde bulundu. Bir biçimde karşılıklı olarak beklentileri karşılayamadık. Avrupa’da olmadı ve Türkiye’deki transfer tahtası açıktı. Rizespor’dan bana teklif geldi ve ben de teklifi kabul ettim. Açıkçası grubu araştıracak, Türk futbolu ile ilgili bilgi toplayacak bir vaktim olmadı. Buraya geldikten daha sonra hem Rizespor’u hem Türk futbolunu öğrenmeye başladım. Türk futboluna alışmam müddet aldı. Benim de bunu gözlemlemem gerekiyordu. Şu anda neredeyse büsbütün alıştığımı söyleyebilirim. Olumlu taraftan bakarsak 5 maçımızın 4’ünü içeride oynayacağız. Son 3 iç saha maçını kazanmış bir Rizespor var. Biz bu seriyi devam ettirebilecek güce sahibiz diye düşünüyorum. Umarım önümüzdeki maçlarda daha başarılı bir Rizespor izlettirebiliriz” diye konuştu.

“Rize’de beşerler daha fazla futbola odaklanabiliyorlar”

Rize’nin kent olarak da beklentilerinin epeyce üstünde bir vilayet olduğunu belirten golcü oyuncu, “İlk geldiğimde bir farklılık hissettim. Düsseldorf’da yaşıyordum ve epeyce farklı bir hayat vardı orada. Buraya geldiğimde de beklediğimin epeyce daha üstünde bir hayat ile karşılaştığımı söyleyebilirim. Zira burada beşerler daha fazla futbola odaklanabiliyorlar. Eşim burada, konuta gidiyorum, hayli hoş bir konutum var. Tesise geliyorum. Hakikaten çok hoş tesislerimiz var. Bunu rahatlıkla söyleyebilirim ki beklentimin hayli üzerinde bir tesis var. Burada düzgün bir hayat yaşıyorum. Toplumsal hayatımla ilgili de hoş bir yaşantım var” cümlelerine yer verdi.

“Hangi oyuncu benimle ilgilenmediler derse kusur etmiş olur”

Geçmişte pek hayli kere söylenen; ‘Rize’ye futbolcu gelmek istemiyor’ fikrine katılmadığını hatırlatan Joel Pohjanpalo, “İnsanların kanısına hürmet duyuyorum, bu biçimde düşünüyor olabilirler. Ben burayı önemli manada hoş bir yer olarak görüyorum. Gezilecek ve görülecek fazlaca yeri var. Biz futbolcuyuz, buraya birinci başta işimizi yapmak için, futbolumuzu sergilemek için geliyoruz. Buraya işini yapmak için, futbolunu sergilemek için gelen herkes epeyce keyifli olur diye düşünüyorum. Zira sahiden epeyce hoş bir kulüp var karşımızda. Tüm çalışanlar, bütün kulüp, buraya gelen yabancı oyunculara epey uygun davranıyorlar ve tüm isteklerini yerine getiriyorlar diyebilirim. Buraya hangi oyuncu gelir de benimle ilgilenmediler derse kusur etmiş olur. Futbolcu olarak 1 ya da 2 gün müsaadeniz de olabiliyor. Doğal ki burası bir İstanbul, bir Düsseldorf değil ancak müsaade günlerinizde İstanbul’a ya da öteki bir yere gidebilirsiniz. yine söylüyorum; bizim oyuncu olarak odaklanmamız gereken şey futbol, gruba vermemiz gereken hizmet. Bu açıdan baktığımızda Rize hayli güzel bir yer, fazlaca düzgün bir yer. Memleketler arası oyuncuların gelmesiyle de alakalı bakıyorum Remy var, Bolasie var. Demek ki bu oyuncular gelebiliyor. Ben onların da şikayet ettiğini düşünmüyorum” dedi.

Rize’nin yöresel lezzetlerinin de tadına baktığını, epeyce beğendiğini ve fazlaca tükettiğini lisana getiren Pohjanpalo, “Rize’nin yemekleri fazlaca hoş. Nitekim hayli beğeniyorum. Hatta biraz da ziyanlı görüyorum. Çok hoş olduğu için yiyorum bana kilo aldırıyor üzere görünüyor” açıklamasında bulundu.

“Alt yapıdan gelenleri mental olarak da kimi şeylere hazırlamamız gerekiyor”

Çaykur Rizespor’un alt yapı oyuncularına da değinen Pohjanpalo, alttan üste çıkmaya çalışan futbolcuların mental olarak kendilerinin hazır hissetmesi gerektiğinin altını çizerek, “Alt yapı fazlaca değerli. Ben hem Finlandiya’da hem Almanya’da ne kadar kıymet verildiğini biliyorum. Bizim alt yapı maçlarımızın epeyce kısa bir kısmını izledim ancak bizimle birlikte idman yapan, alt yapıdan gelen arkadaşlarımız var. Onlarla daima kontak halindeyim. Kulübümüz değer veriyor diye düşünüyorum zira değer verilmesi her vakit kulübün hasılatına olur. Bizim kulübümüz devamlı dışarıdan oyuncu satın alan değil de oyuncu ihraç edebilen duruma geçebilirse epey hayli uygun bir iş çıkarmış olur. Leverkusen’den örnek vereyim; örneğin 2 tane oyuncu var, alt yapıdan çıktılar ve harikulade iş çıkarıyorlar. 10 milyon Euro, daha fazla paralara Leverkusen’den dışarıya çıkmak üzereler. Rizespor olarak biz de bunu başarabilirsek ne memnun bize. Bizle idman yapan oyuncuları da mental olarak fazlaca güzel hazırlamamız gerekiyor. Benim gördüğüm fiziki kaideler yerinde lakin mental olarak biraz oyuncuların hazır olması gerekiyor. 2’li çabalar olsun, idmandan evvel yapılan çalışmalar, idmandan daha sonra yapılan çalışmalar, idmanda göstermeleri gereken hırs, bunları biraz çalışmaları gerek diye düşünüyorum. Ben 18 yaşımda Finlandiya’dan çıkıp Almanya’ya geldim. Almanya’da oynamaya başladım. Birtakım şeyleri başarmam 2 yıl sürdü. Şayet ben o 2 yıllık süreçte vazgeçseydim, dönseydim şu an Finlandiya’da ne yapıyordum bilmiyorum. Ancak sabrettim, mental olarak kendimi hazır tuttum ve bir yerlere gelebildim. Onlarla idman yapmak evet hayli güzel ancak onları mental olarak da birtakım şeylere hazırlamamız gerekiyor” diye konuştu.

“Herkes anlaşırsa kalmak isterim”

Dönem bittikten daha sonra kiralandığı ekip olan Bayer Leverkusen’e dönmek zorunda olan Pohjanpalo, Rizespor’dan ve kentten mutlu olduğunu, kurallar oluştuğunda ise kalmak istediğini lisana getirerek şunları söylemiş oldu:

“Benim resmi olarak dönem bittiğinde Leverkusen’e dönme durumum var. Ben şu ana kadar ki geçirdiğim vakitten fazlaca keyifli oldum. Burada devam edebilirim. Futbolda da kestiremiyorsunuz olağan transfer dönemi olduğunda pek fazlaca şey olabiliyor. Burada bir şeyi başarmaya, ligde kalmaya çalışıyoruz. Umarım ligde kalırız. Ligde kaldıktan daha sonra fazlaca daha farklı şeyler yapmak için bana teklif gelir, kulübüm kabul eder, herkes anlaşırsa kalmak isterim.”

İHA
 
Üst