Kariyerim boyunca kibirli liderlerle karşılaştım. Kendileri hakkında bilmeleri gereken her şeyi zaten bildikleri inancı yaygın bir tuzaktır. Ancak bu özellik etkili liderliğin ana düşmanıdır. Mükemmel bir rehber olabilmek için kişinin kendi zayıf yönlerini ve geliştirilebilecek alanlarını tanımaya istekli olması gerekir. Bu alçakgönüllülük ve açık fikirlilik gerektirir. Bir lider gururu bir kenara bıraktığında, kişisel bilgisini derinleştirmeye başlayabilir ve bu değeri ekibine aktarabilir.
Liderlikte özgünlüğün önemi göz ardı edilemez. Gelişim alanlarını fark edebilen ve bu alanları ele almaya istekli bir liderin, ekip üyelerinin kendilerini değerli ve güçlendirilmiş hissettikleri açık ve işbirliğine dayalı bir çalışma ortamını teşvik etme olasılığı daha yüksektir. Liderler kendi sınırlamaları hakkında açık ve dürüst bir şekilde konuşabildiğinde ve ekiplerine de aynısını yapma konusunda ilham verebildiğinde etkili iletişim gerçeğe dönüşür.
Peki kendinizi nasıl tanıyabilir ve bir lider olarak gelişebilirsiniz? İlk olarak, dürüst bir öz değerlendirme esastır. Güçlü ve zayıf yönlerinizi düşünmek, kişisel değerlerinizi ve mesleki hedeflerinizi belirlemek için zaman ayırın. Bu, bilinçli kararlar vermek ve liderliğinizi değerleriniz ve hedeflerinizle uyumlu hale getirmek için sağlam bir temel sağlar.
İkinci olarak meslektaşlarınızdan, mentorlarınızdan ve ekibinizin üyelerinden dürüst geri bildirimler alın. Bu yapıcı geri bildirimi kabul etmek ve buna göre hareket etmek, daha fazla kişisel bilgi ve kişisel gelişime doğru çok önemli bir adımdır. Ayrıca onların faaliyetlerinizi değerlendirmesini kabul edin (ve hatta gerekirse talep edin), çünkü size dair algıları önemli ölçüde değişebilir.
OCCMundial'a göre her 10 çalışandan dördü, şirketlerinde liderleri hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadığını, bu durumun da ekip rehberi olarak güçlü ve zayıf yönlerini tespit etmelerini engellediğini iddia ediyor. Bunun hiç şüphesiz feci sonuçları oluyor, çünkü bağlantısız ekipler oluşuyor, verimlilik düşüyor ve personel değişimi artıyor. Peki lidere dair hiçbir şeyin sorgulanmadığı bir şirkette kim çalışmak ister ki?
Liderlikte özgünlüğün önemi göz ardı edilemez. Gelişim alanlarını fark edebilen ve bu alanları ele almaya istekli bir liderin, ekip üyelerinin kendilerini değerli ve güçlendirilmiş hissettikleri açık ve işbirliğine dayalı bir çalışma ortamını teşvik etme olasılığı daha yüksektir. Liderler kendi sınırlamaları hakkında açık ve dürüst bir şekilde konuşabildiğinde ve ekiplerine de aynısını yapma konusunda ilham verebildiğinde etkili iletişim gerçeğe dönüşür.
Peki kendinizi nasıl tanıyabilir ve bir lider olarak gelişebilirsiniz? İlk olarak, dürüst bir öz değerlendirme esastır. Güçlü ve zayıf yönlerinizi düşünmek, kişisel değerlerinizi ve mesleki hedeflerinizi belirlemek için zaman ayırın. Bu, bilinçli kararlar vermek ve liderliğinizi değerleriniz ve hedeflerinizle uyumlu hale getirmek için sağlam bir temel sağlar.
İkinci olarak meslektaşlarınızdan, mentorlarınızdan ve ekibinizin üyelerinden dürüst geri bildirimler alın. Bu yapıcı geri bildirimi kabul etmek ve buna göre hareket etmek, daha fazla kişisel bilgi ve kişisel gelişime doğru çok önemli bir adımdır. Ayrıca onların faaliyetlerinizi değerlendirmesini kabul edin (ve hatta gerekirse talep edin), çünkü size dair algıları önemli ölçüde değişebilir.
OCCMundial'a göre her 10 çalışandan dördü, şirketlerinde liderleri hakkında herhangi bir değerlendirme yapılmadığını, bu durumun da ekip rehberi olarak güçlü ve zayıf yönlerini tespit etmelerini engellediğini iddia ediyor. Bunun hiç şüphesiz feci sonuçları oluyor, çünkü bağlantısız ekipler oluşuyor, verimlilik düşüyor ve personel değişimi artıyor. Peki lidere dair hiçbir şeyin sorgulanmadığı bir şirkette kim çalışmak ister ki?