Su altı manzara direktörü Tahsin Ceylan ve grubu İzmit Körfezi’nin derinlerindeki hayatı kaydetti.
Takımın objektifine, gelincik, barbun, mazak, trakonya, karides, kırlangıç ve vatoz balıklarıyla yengeç, deniz anemonları ve biroldukca bitki tipi takıldı.
Çekimlerde, ayrıyeten Marmara’da birinci kere dülger (peygamber balığı) görüntülendi ve doğal ortamında fener balığı da kayda alındı.
Manzaralarda, canlı popülasyonunun artırılması için 36 bin balık yavrusunun bırakıldığı İzmit Körfezi’nin, varlıklı biyolojik çeşitliliği de ön plana çıkıyor.
“Marmara Denizi’nin oksijen düzeyi eski düzeylerine dönecek”
Dalış yapan takımla bir ortaya gelen Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın, AA muhabirine, İzmit Körfezi’nin su altının görüntülenmesinin arşiv çalışmaları için de kıymetli olduğunu vurgulayarak, “Gelişmeyi ölçebilmek, izleyebilmek açısında da hayli değerli.” dedi.
Büyükakın, çekimler için kendilerine katkı sağlayan tüm sivil toplum kuruluşlarına, dalış takımlarına ve onlarla birlikte çalışan herkese teşekkür etti.
“Marmara hepimizin” diyen Büyükakın, “Biyoçeşitliliğin koruma edilmesi, daha sonrasında sürdürülmesi ve katkı sağlanması, artırılmaya yönelik çalışmaların yapılması hepimizin sorumluluğu. Gelecek jenerasyonlara dair bir sorumluluk.” tabirlerini kullandı.
Büyükakın, İzmit Körfezi’nin korunması için Büyükşehir Belediyesi olarak üzerlerine düşeni yaptıklarına işaret ederek, Marmara Belediyeler Birliği ayağında, belediyelerin uyumunu sağladıklarını bildirdi.
Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, tüm belediyeler, valilikler ve ilgili kurumların bir masada oturduğunu aktaran Büyükakın, şöyleki konuştu:
“Ve 22 unsurluk aksiyon planı, Kocaeli’de yapılan görüşmede ilan edilen hareket planı kararlılıkla alanda uygulanıyor. Öbür yandan da TÜBİTAK’ta oluşturulan bilim insanları heyeti tarafınca da hayli istikametli çalışmalar devam ettiriliyor. İnşallah yakın vakitte gereken bu önlemler süratle hayata geçirilecek, Marmara Denizi’nin oksijen düzeyi eski düzeylerine dönecek ve bu biçimdelikle biyoçeşitlilik artmış olacak.”
“İzmit Körfezi yüzey sularındaki biyoçeşitliliğiyle göz kamaştırıyor”
İzlenimlerini paylaşan Tahsin Ceylan da tarih boyunca Marmara’nın güçlü balık yatağı olarak anılan İzmit Körfezi’nin bir fazlaca tipe yuva olduğunu belirterek, kimi çeşitlerin vakit içinde ortamdan çekildiğini lakin istavrit ve biyoçeşitlilik bakımından hala zenginliğini sürdürdüğünü, tabanlardaki oksijen azlığının ise tehlike sinyalleri verdiğini bildirdi.
İzmit Körfezi’nin, olağan dışı formları ve hoşlukları ile hayranlık uyandıran onlarca cinse mesken sahipliği yaptığını vurgulayan Ceylan, azot fosfor yükü niçiniyle Marmara’nın tamamında olduğu üzere kirlilik indikatörü deniz marulları ve algler ile kaplı olduğunu anlattı.
Ceylan, mavi bayraklı Karamürsel kıyılarının ise Milletlerarası Tabiat Muhafaza Birliğinin (IUCN) muhafaza listesindeki zostera marina tipi deniz çayırları ile kaplı olduğunu kaydetti.
Körfez’de, Dünya Tabiat ve Doğal hayatı Müdafaa Birliğinin kırmızı listesinde yer alan pinaları görmenin mümkün olduğunu bildiren Ceylan, pinaların tıpkı deniz çayırları üzere ekosisteme katkısının büyük olduğunu ve Marmara’da yaşamasının sevindirici olduğunu lisana getirdi.
Körfezin kuzey batı ucunda yer alan Eskihisar’ın taban yapısının anemonlar ile bezeli olduğunu aktaran Ceylan, anemonların simbiyotik hayatın da kıymetli simgelerinden olduğunu ve İzmit Körfezi’nin kesinlikle deniz muhafaza alanı ilan edilmesi gerektiğini aktardı.
Ceylan, şunları söylemiş oldu:
“senelerdır Akdeniz’de olan cinsleri artık Marmara’da görmek mümkün. İzmit Körfezi biyoçeşitliliğiyle göz kamaştırıyor.
Mantar halindeki bedeninden sarkan tentakülleri, kırmızıdan, sarı ve mora değişen rengi ile beğenilen bir imaja sahip mor denizanası da İzmit Körfezi’nin korunaklı yapısına kendini bırakanlardan.
Körfez’in besin açısından güçlü yüzey suları biyoçeşitliliği artıyor.
Fakat tabanlarda oksijen azlığına bağlı riskler kelam konusu.
5 yıl evvel tabiata bırakılan yavru kalkan balığının ergin bir birey olarak büyümüş olması son derece sevindirici.
İşte birbirinden değişik canlılar…
Takımın objektifine, gelincik, barbun, mazak, trakonya, karides, kırlangıç ve vatoz balıklarıyla yengeç, deniz anemonları ve biroldukca bitki tipi takıldı.
Çekimlerde, ayrıyeten Marmara’da birinci kere dülger (peygamber balığı) görüntülendi ve doğal ortamında fener balığı da kayda alındı.
Manzaralarda, canlı popülasyonunun artırılması için 36 bin balık yavrusunun bırakıldığı İzmit Körfezi’nin, varlıklı biyolojik çeşitliliği de ön plana çıkıyor.
“Marmara Denizi’nin oksijen düzeyi eski düzeylerine dönecek”
Dalış yapan takımla bir ortaya gelen Büyükşehir Belediye Lideri Tahir Büyükakın, AA muhabirine, İzmit Körfezi’nin su altının görüntülenmesinin arşiv çalışmaları için de kıymetli olduğunu vurgulayarak, “Gelişmeyi ölçebilmek, izleyebilmek açısında da hayli değerli.” dedi.
Büyükakın, çekimler için kendilerine katkı sağlayan tüm sivil toplum kuruluşlarına, dalış takımlarına ve onlarla birlikte çalışan herkese teşekkür etti.
“Marmara hepimizin” diyen Büyükakın, “Biyoçeşitliliğin koruma edilmesi, daha sonrasında sürdürülmesi ve katkı sağlanması, artırılmaya yönelik çalışmaların yapılması hepimizin sorumluluğu. Gelecek jenerasyonlara dair bir sorumluluk.” tabirlerini kullandı.
Büyükakın, İzmit Körfezi’nin korunması için Büyükşehir Belediyesi olarak üzerlerine düşeni yaptıklarına işaret ederek, Marmara Belediyeler Birliği ayağında, belediyelerin uyumunu sağladıklarını bildirdi.
Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, tüm belediyeler, valilikler ve ilgili kurumların bir masada oturduğunu aktaran Büyükakın, şöyleki konuştu:
“Ve 22 unsurluk aksiyon planı, Kocaeli’de yapılan görüşmede ilan edilen hareket planı kararlılıkla alanda uygulanıyor. Öbür yandan da TÜBİTAK’ta oluşturulan bilim insanları heyeti tarafınca da hayli istikametli çalışmalar devam ettiriliyor. İnşallah yakın vakitte gereken bu önlemler süratle hayata geçirilecek, Marmara Denizi’nin oksijen düzeyi eski düzeylerine dönecek ve bu biçimdelikle biyoçeşitlilik artmış olacak.”
“İzmit Körfezi yüzey sularındaki biyoçeşitliliğiyle göz kamaştırıyor”
İzlenimlerini paylaşan Tahsin Ceylan da tarih boyunca Marmara’nın güçlü balık yatağı olarak anılan İzmit Körfezi’nin bir fazlaca tipe yuva olduğunu belirterek, kimi çeşitlerin vakit içinde ortamdan çekildiğini lakin istavrit ve biyoçeşitlilik bakımından hala zenginliğini sürdürdüğünü, tabanlardaki oksijen azlığının ise tehlike sinyalleri verdiğini bildirdi.
İzmit Körfezi’nin, olağan dışı formları ve hoşlukları ile hayranlık uyandıran onlarca cinse mesken sahipliği yaptığını vurgulayan Ceylan, azot fosfor yükü niçiniyle Marmara’nın tamamında olduğu üzere kirlilik indikatörü deniz marulları ve algler ile kaplı olduğunu anlattı.
Ceylan, mavi bayraklı Karamürsel kıyılarının ise Milletlerarası Tabiat Muhafaza Birliğinin (IUCN) muhafaza listesindeki zostera marina tipi deniz çayırları ile kaplı olduğunu kaydetti.
Körfez’de, Dünya Tabiat ve Doğal hayatı Müdafaa Birliğinin kırmızı listesinde yer alan pinaları görmenin mümkün olduğunu bildiren Ceylan, pinaların tıpkı deniz çayırları üzere ekosisteme katkısının büyük olduğunu ve Marmara’da yaşamasının sevindirici olduğunu lisana getirdi.
Körfezin kuzey batı ucunda yer alan Eskihisar’ın taban yapısının anemonlar ile bezeli olduğunu aktaran Ceylan, anemonların simbiyotik hayatın da kıymetli simgelerinden olduğunu ve İzmit Körfezi’nin kesinlikle deniz muhafaza alanı ilan edilmesi gerektiğini aktardı.
Ceylan, şunları söylemiş oldu:
“senelerdır Akdeniz’de olan cinsleri artık Marmara’da görmek mümkün. İzmit Körfezi biyoçeşitliliğiyle göz kamaştırıyor.
Mantar halindeki bedeninden sarkan tentakülleri, kırmızıdan, sarı ve mora değişen rengi ile beğenilen bir imaja sahip mor denizanası da İzmit Körfezi’nin korunaklı yapısına kendini bırakanlardan.
Körfez’in besin açısından güçlü yüzey suları biyoçeşitliliği artıyor.
Fakat tabanlarda oksijen azlığına bağlı riskler kelam konusu.
5 yıl evvel tabiata bırakılan yavru kalkan balığının ergin bir birey olarak büyümüş olması son derece sevindirici.
İşte birbirinden değişik canlılar…