bencede
New member
Altınordu Metin Oktay Tesisleri’nde gerçekleşen seminerde A Ulusal Kadro ‘ın eski futbolcularından, Ümit Ulusal Kadro Teknik Yöneticisi ve Genç Ulusal Kadrolar Sorumlusu Tolunay Kafkas, Trabzonspor ‘un unutulmaz futbolcularından İbrahima Yattara, Uzman Dr. Şerafettin Özdoğan, ÇEVKO Sözcüsü Fatih Arslan ile gazeteci Atakan Kurt, Altınordu altyapısındaki genç futbolcu adaylarına tecrübelerini aktardı. Seminere TSYD Genel Lideri Oğuz Tongsir, TSYD İzmir Şube Lideri Bahri Okumuş ve İzmirli gazeteciler de katıldı.
TOLUNAY KAFKAS: ALTINORDU GÖZBEBEĞİ
Seminerde genç futbolculara kendisi de uzun bir yoldan geçerek futbolcu olduğunu belirten Tolunay Kafkas, “Altınordu gençliğe yaptığı yatırımlardan dolayı Türk futbolunun göz bebeği pozisyonunda. Bizim için başka bir sevinç, gurur kaynağı. Türkiye’de genel manada altyapıda oyuncuya ve antrenöre yatırım yapmakta ıstırap yaşıyoruz. Ehil antrenörün elinin genç oyuncuya değmesi fazlaca değerli. Saha ortasında nasıl davranacağını bilmesi konusunda bir antrenörü bir oyuncuya verebileceği epeyce şey var. Biz ulusal ekiplerde altyapılarda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Bilhassa Altınordu’dan gelen oyuncuların davranış biçimleri farklı seviyede. Altyapı eğitimi bir yol, bir müddetç. Lütfen üst seviye seçkin bir futbolcu dolmak istiyorsanız ekstra epeyce çalışın. Kim ekstra fazla çalışırsa üst seviye futbolcu olur. Neyiniz eksikse onu çalışın, sorgulayın” dedi.
“U21 Ulusal Grup’ta en büyük meselemiz 21 yaş altı oyuncuların ekiplerinde ligde fazlaca az mühlet almaları” diyen Kafkas, “Artık çağdaş antrenör tarifini yaptığımız vakit yeterli irtibat kuran antrenörler demek. Biz ulusal gruplarda oyuncularla düzgün irtibat kurmaya çalışıyoruz. Oynamayan oyuncuların sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Altınordu’dan bize gelen oyuncuların hiç şikayet ettiğini görmedim. Şikayet etmeyip hayli çalışan öbür yerlerde oluyor. Misyonumuzun ve vizyonumuzun genç oyuncu ve antrenör eğitimi olması gerektiğini düşünüyorum. Alt yaş kümelerinde futbolcular içinde epeyce büyük farklılıklar var. Bu bilhassa 17-21 yaş aralığında epeyce görülüyor. Teknik, taktik ve mental manada birbirlerinden epey gerideler” diye konuştu.
“OYUNCU KULÜPTE GELİŞİR”
Oyuncunun ulusal grupta gelişmediğini, kendi ekibinde geliştiğini belirten Tolunay Kafkas, “Maalesef bu bahiste gerideyiz lakin farkı kapatabiliriz. Bizde 6-12 yaş içinde ülkede futbol oynanmıyor. Futbol oynamayı ülkede sevdirmemiz lazım. Yatırım yapmamız lazım. 17-18 çocukların A gruba oynayabilecekleri yaşlar olmalı. Okumayı fazlaca seven bir beşerim. Okumadığım, öğrenmediğim bir günü boş geçirmiş sayarım. Antrenörlüğe de kendimi önce hazırladım. Kendinize bir yol çizerken fikirleriniz epeyce tesirli olacak. Müspet düşünmek kıymetli. Oyunculuğu, antrenörlüğü sevdikten daha sonra başarılı olmamak için niye yok. Altınordulu oyuncular bu biçimde bir akademinin çatısında epeyce şanslı. Biz hiç eğitim almadan doğaçlama kendi kendimizi eğittik. Çocukların futbolu sevmesi ana projelerimizden bir tanesi” biçiminde konuştu.
“RONALDO’YU ÖRNEK ALIN”
Genç futbolculara mesleklerinde Manchester Unitedlı Ronaldo’yu örnek gösteren Kafkas, “Dünyada örnek alınabilecek futbolcu Portekizli Ronaldo. Daima daha güzelini istiyor, daima daha hayli çalışıyor. Futbolculuk bir yol ve bunun sonu yok. Şampiyonlar Ligi’ni 5 sefer kazandı ancak daha fazlasını istiyor. Daima ekstra idmanlar yapıyor. Futbolcuyken ben de idmana en erken geldim, en genç çıktım. Beslenmeme, dinlenmeme hayli dikkat ettim. Biz altyapıdayken saha yoktu, ekipman yoktu, forma yoktu. Yoklukların ortasından geldik, en değerli şey imkanların farkında olmak” dedi.
YATTARA: SAHA DIŞINDA BENİ ÖRNEK ALMAYIN
Futbolculuk devrinde yeteneğinin yanı sıra özel ömrüyle da tartışılan Yattara, genç oyunculara kendisini saha ortasında örnek almalarını söylemiş oldu. “Trabzon’a geldiğimde hiç adaptasyon sorunu yaşamadım. Zira Afrika’dan gelmiştim. Trabzon bana cennet üzere geldi” diyen Gineli eski ünlü futbolcu, “birlikte oynadığım en yeterli oyuncu Fatih Tekke’ydi, hayli güzel bir futbolcu. Ona fazlaca hürmet duyuyorum. Lakin bilhassa Sergen Yalçın epey yetenekliydi. Onu karşılıklı oynarken bile izlemek epeyce keyifliydi. Genç futbolcular saha haricinde benim yaptığım hiç bir şeyi yapmasınlar ancak saha ortasında örnek alsınlar. Ben epeyce güç kaidelerde yetiştim. Okula gitmek için her gün 5 kilometre yürüyordum. İmkan yoktu. Mesleğimde yanılgılar yaptım. Tam bir profesyonel olsaydım Barcelona’da, Real Madrid’de oynardım. Tekniğim hayli hoştu ancak idmanı sevmiyordum, yalnızca top oynamayı seviyordum. Saha haricinde da profesyonel olsaydım daha büyük oyuncu olurdum” dedi.
DHA
TOLUNAY KAFKAS: ALTINORDU GÖZBEBEĞİ
Seminerde genç futbolculara kendisi de uzun bir yoldan geçerek futbolcu olduğunu belirten Tolunay Kafkas, “Altınordu gençliğe yaptığı yatırımlardan dolayı Türk futbolunun göz bebeği pozisyonunda. Bizim için başka bir sevinç, gurur kaynağı. Türkiye’de genel manada altyapıda oyuncuya ve antrenöre yatırım yapmakta ıstırap yaşıyoruz. Ehil antrenörün elinin genç oyuncuya değmesi fazlaca değerli. Saha ortasında nasıl davranacağını bilmesi konusunda bir antrenörü bir oyuncuya verebileceği epeyce şey var. Biz ulusal ekiplerde altyapılarda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Bilhassa Altınordu’dan gelen oyuncuların davranış biçimleri farklı seviyede. Altyapı eğitimi bir yol, bir müddetç. Lütfen üst seviye seçkin bir futbolcu dolmak istiyorsanız ekstra epeyce çalışın. Kim ekstra fazla çalışırsa üst seviye futbolcu olur. Neyiniz eksikse onu çalışın, sorgulayın” dedi.
“U21 Ulusal Grup’ta en büyük meselemiz 21 yaş altı oyuncuların ekiplerinde ligde fazlaca az mühlet almaları” diyen Kafkas, “Artık çağdaş antrenör tarifini yaptığımız vakit yeterli irtibat kuran antrenörler demek. Biz ulusal gruplarda oyuncularla düzgün irtibat kurmaya çalışıyoruz. Oynamayan oyuncuların sorunlarını çözmeye çalışıyoruz. Altınordu’dan bize gelen oyuncuların hiç şikayet ettiğini görmedim. Şikayet etmeyip hayli çalışan öbür yerlerde oluyor. Misyonumuzun ve vizyonumuzun genç oyuncu ve antrenör eğitimi olması gerektiğini düşünüyorum. Alt yaş kümelerinde futbolcular içinde epeyce büyük farklılıklar var. Bu bilhassa 17-21 yaş aralığında epeyce görülüyor. Teknik, taktik ve mental manada birbirlerinden epey gerideler” diye konuştu.
“OYUNCU KULÜPTE GELİŞİR”
Oyuncunun ulusal grupta gelişmediğini, kendi ekibinde geliştiğini belirten Tolunay Kafkas, “Maalesef bu bahiste gerideyiz lakin farkı kapatabiliriz. Bizde 6-12 yaş içinde ülkede futbol oynanmıyor. Futbol oynamayı ülkede sevdirmemiz lazım. Yatırım yapmamız lazım. 17-18 çocukların A gruba oynayabilecekleri yaşlar olmalı. Okumayı fazlaca seven bir beşerim. Okumadığım, öğrenmediğim bir günü boş geçirmiş sayarım. Antrenörlüğe de kendimi önce hazırladım. Kendinize bir yol çizerken fikirleriniz epeyce tesirli olacak. Müspet düşünmek kıymetli. Oyunculuğu, antrenörlüğü sevdikten daha sonra başarılı olmamak için niye yok. Altınordulu oyuncular bu biçimde bir akademinin çatısında epeyce şanslı. Biz hiç eğitim almadan doğaçlama kendi kendimizi eğittik. Çocukların futbolu sevmesi ana projelerimizden bir tanesi” biçiminde konuştu.
“RONALDO’YU ÖRNEK ALIN”
Genç futbolculara mesleklerinde Manchester Unitedlı Ronaldo’yu örnek gösteren Kafkas, “Dünyada örnek alınabilecek futbolcu Portekizli Ronaldo. Daima daha güzelini istiyor, daima daha hayli çalışıyor. Futbolculuk bir yol ve bunun sonu yok. Şampiyonlar Ligi’ni 5 sefer kazandı ancak daha fazlasını istiyor. Daima ekstra idmanlar yapıyor. Futbolcuyken ben de idmana en erken geldim, en genç çıktım. Beslenmeme, dinlenmeme hayli dikkat ettim. Biz altyapıdayken saha yoktu, ekipman yoktu, forma yoktu. Yoklukların ortasından geldik, en değerli şey imkanların farkında olmak” dedi.
YATTARA: SAHA DIŞINDA BENİ ÖRNEK ALMAYIN
Futbolculuk devrinde yeteneğinin yanı sıra özel ömrüyle da tartışılan Yattara, genç oyunculara kendisini saha ortasında örnek almalarını söylemiş oldu. “Trabzon’a geldiğimde hiç adaptasyon sorunu yaşamadım. Zira Afrika’dan gelmiştim. Trabzon bana cennet üzere geldi” diyen Gineli eski ünlü futbolcu, “birlikte oynadığım en yeterli oyuncu Fatih Tekke’ydi, hayli güzel bir futbolcu. Ona fazlaca hürmet duyuyorum. Lakin bilhassa Sergen Yalçın epey yetenekliydi. Onu karşılıklı oynarken bile izlemek epeyce keyifliydi. Genç futbolcular saha haricinde benim yaptığım hiç bir şeyi yapmasınlar ancak saha ortasında örnek alsınlar. Ben epeyce güç kaidelerde yetiştim. Okula gitmek için her gün 5 kilometre yürüyordum. İmkan yoktu. Mesleğimde yanılgılar yaptım. Tam bir profesyonel olsaydım Barcelona’da, Real Madrid’de oynardım. Tekniğim hayli hoştu ancak idmanı sevmiyordum, yalnızca top oynamayı seviyordum. Saha haricinde da profesyonel olsaydım daha büyük oyuncu olurdum” dedi.
DHA