bencede
New member
Süper Lig’in 23. haftasında Sarı-Kırmızılı takım, Trabzonspor’u Dries Mertens ve Mauro Icardi’nin golleriyle 2-1 devirdi. Dev maçı hem ulusal kadroda tıpkı vakitte Galatasaray’da, Fatih Terim’le çalışan teknik yönetici Levent Şahin, FANATİK için yorumladı. İşte başarılı çalıştırıcının yorumları…
O istatistik kanıtlıyordu
Trabzonspor’un oyun şablonu olabildiğince topu Galatasaray’a bırakıp, rakibi kenar yönlendirmelerle baskı altına almak ve taraf değiştirme odaklı geçiş oyunlarıyla sonuca gitmekti. Bunu birinci yarım saatlik kısımda Galatasaray’ın %65 topa sahip olma yüzdesi de ziyadesiyle deliller nitelikteydi. Kısmen oyunun birinci çeyrek saatlik kısmında topu Galatasaray’a bırakma planını uygulayabilseler de savunmada vakit zaman Galatasaray’ın merkez hareketliliğine karşılık vermekte sorun yaşadılar. Bu sorunun temelinde Siopis-Bakasetas-Abdülkadir üçlüsünün paylaşım yanlışları yapmaları ve top çalma marifetlerinin küme olarak kısır kalmaları yatıyordu.
Oliviera ve Siopis
birlikteinde bilhassa Mertens ve Kerem’in ikili topsuz koşuları Trabzonspor’un savunma merkez çizgisinin dağılmasını kolaylaştırdı ve skora istikrar geldi. Trabzonspor’un çalışılmış hamle planları içinde ise merkezden kanatları direkt geçiş ile Trezeguet ve Lahtimi ikilisinin iç koridorlara sızmaları yer aldı. Birinci yarıda genel manada, fazlaca istikametli olarak, göze çarpan isimler ise iki ekibin merkezdeki oyun başkanları Oliveira ve Siopis oldular.
Takım uzunlukları uzayınca…
İkinci yarı başındaki Gbamin-Lahtimi değişikliği daha sonrası Trabzonspor’un merkez orta saha üçlüsü daha net ve faal bir bütünlüğe kavuştu. Abdülkadir Ömür’ün sağ kanattaki rolü ise epey fazla savunma arası-arkası topsuz koşu üzerinde ağırlaştı. Aslında her iki ekip da kanatlarda kullandıkları aykırı ayaklı oyuncularla merkezi rahat delip sayısal üstünlük sağlama peşindeydi. Her iki kadro da ikinci yarının birinci 15 dakikalık diliminde yüksek tempolu direkt oyunlar denemeye başladı. Doğal olarak bu durum da kadro uzunluklarının uzamasına niye oldu.
Topu koruyamadı
İlk saatlik dilim daha sonrasında ise Trabzonspor’un oyunun hakimiyetini kaybetmesi ve birlikteinde topu koruyamaması üzerine Galatasaray’ın oyunu açık bir biçimde süratli hamlelerle şekillendi. Bilhassa Kerem-Mertens ikilisinin ön alan hareketlilikleri Galatasaray’ı hücumsal olarak hayli rahatlattı. Trabzonspor’un yaptığı değişiklikler daha sonrası kilit paslarda verimli olamaması 3. bölge üretkenliği açısından olumsuz bir seyir izledi. Oyunun son kısımlarında ise Galatasaray direkt oyuna dönerek hamle planının Mertens ve Yunus üzerinden sürdürdü. Bu çeşit kritik maçlarda ekip omurgası gerçek manada oyunun kararına kritik olarak tesir edebilir. Galatasaray’da Nelsson, Abdülkerim, Oliveira ve Mertens gösterdikleri performasla bunu ortaya koydu.
4-2-4’le 12 dakika!
Oyunun 12 dakikalık uzatma kısmında ise bariz bir biçimde 1-4-2-4 dizilişine dönen Trabzonspor, Galatasaray’ın topu koruyamamasıyla birlikte bilhassa Umut Bozok-Yusuf Yazıcı ikilisi üzerinden epey kritik konumlar yakaladı. Her iki grup da üretkenlik açısından maçın ikinci yarısında kabul edilebilir biçimde fark yarattılar.
O istatistik kanıtlıyordu
Trabzonspor’un oyun şablonu olabildiğince topu Galatasaray’a bırakıp, rakibi kenar yönlendirmelerle baskı altına almak ve taraf değiştirme odaklı geçiş oyunlarıyla sonuca gitmekti. Bunu birinci yarım saatlik kısımda Galatasaray’ın %65 topa sahip olma yüzdesi de ziyadesiyle deliller nitelikteydi. Kısmen oyunun birinci çeyrek saatlik kısmında topu Galatasaray’a bırakma planını uygulayabilseler de savunmada vakit zaman Galatasaray’ın merkez hareketliliğine karşılık vermekte sorun yaşadılar. Bu sorunun temelinde Siopis-Bakasetas-Abdülkadir üçlüsünün paylaşım yanlışları yapmaları ve top çalma marifetlerinin küme olarak kısır kalmaları yatıyordu.
Oliviera ve Siopis
birlikteinde bilhassa Mertens ve Kerem’in ikili topsuz koşuları Trabzonspor’un savunma merkez çizgisinin dağılmasını kolaylaştırdı ve skora istikrar geldi. Trabzonspor’un çalışılmış hamle planları içinde ise merkezden kanatları direkt geçiş ile Trezeguet ve Lahtimi ikilisinin iç koridorlara sızmaları yer aldı. Birinci yarıda genel manada, fazlaca istikametli olarak, göze çarpan isimler ise iki ekibin merkezdeki oyun başkanları Oliveira ve Siopis oldular.
Takım uzunlukları uzayınca…
İkinci yarı başındaki Gbamin-Lahtimi değişikliği daha sonrası Trabzonspor’un merkez orta saha üçlüsü daha net ve faal bir bütünlüğe kavuştu. Abdülkadir Ömür’ün sağ kanattaki rolü ise epey fazla savunma arası-arkası topsuz koşu üzerinde ağırlaştı. Aslında her iki ekip da kanatlarda kullandıkları aykırı ayaklı oyuncularla merkezi rahat delip sayısal üstünlük sağlama peşindeydi. Her iki kadro da ikinci yarının birinci 15 dakikalık diliminde yüksek tempolu direkt oyunlar denemeye başladı. Doğal olarak bu durum da kadro uzunluklarının uzamasına niye oldu.
Topu koruyamadı
İlk saatlik dilim daha sonrasında ise Trabzonspor’un oyunun hakimiyetini kaybetmesi ve birlikteinde topu koruyamaması üzerine Galatasaray’ın oyunu açık bir biçimde süratli hamlelerle şekillendi. Bilhassa Kerem-Mertens ikilisinin ön alan hareketlilikleri Galatasaray’ı hücumsal olarak hayli rahatlattı. Trabzonspor’un yaptığı değişiklikler daha sonrası kilit paslarda verimli olamaması 3. bölge üretkenliği açısından olumsuz bir seyir izledi. Oyunun son kısımlarında ise Galatasaray direkt oyuna dönerek hamle planının Mertens ve Yunus üzerinden sürdürdü. Bu çeşit kritik maçlarda ekip omurgası gerçek manada oyunun kararına kritik olarak tesir edebilir. Galatasaray’da Nelsson, Abdülkerim, Oliveira ve Mertens gösterdikleri performasla bunu ortaya koydu.
4-2-4’le 12 dakika!
Oyunun 12 dakikalık uzatma kısmında ise bariz bir biçimde 1-4-2-4 dizilişine dönen Trabzonspor, Galatasaray’ın topu koruyamamasıyla birlikte bilhassa Umut Bozok-Yusuf Yazıcı ikilisi üzerinden epey kritik konumlar yakaladı. Her iki grup da üretkenlik açısından maçın ikinci yarısında kabul edilebilir biçimde fark yarattılar.