Bengu
New member
Sardunya Çok Su İster mi? – Bahçe mi, İlişki mi? Gelin Tartışalım!
Selam yeşil parmaklı forumdaşlar

Dün akşam balkondaki sardunyaya bakarken kafama dank etti: “Bu çiçek neden bana trip atıyor acaba?” dedim kendi kendime. Hani su veriyorum, güneş görüyor, hatta arada “sen benim canımsın” bile diyorum (komşuların bakışlarını görseniz…). Ama yok efendim, bir yaprak sararıyor, bir tomurcuk küsüyor. Tam bir drama kraliçesi! Derken aklıma geldi: Acaba ben fazla mı ilgi gösteriyorum? Yoksa az mı? Sardunya çok su ister mi, yoksa “boğuluyorum” modunda mı yaşar bu arkadaş?
Derken, işin içine kadın-erkek farkı da girdi tabii… Çünkü bu tartışmada cinsiyetler arası “bahçıvanlık stratejileri” devreye giriyor!
---
Erkeklerin Sardunya Yaklaşımı: Operasyon Kod Adı “Sulama Görevi”
Forumun erkek tayfası bilir; bir çiçeğe su vermek, stratejik bir görevdir. “Emir komuta zinciri” çalışır:
1. Toprak kuru mu?
2. Evetse, bir bardak su ver.
3. Hayırsa, bekle.
4. Görev tamamlandı.
Erkekler için sardunya bir “proje”dir. “Su oranı optimize edilirse maksimum çiçeklenme sağlanır.” diye düşünür. Hatta bazıları Excel tablosu açar, “Sardunyasulamalog.xlsx” dosyası oluşturur (itiraf edin beyler, yapan var
).
Bir de o efsane cümle: “Benim dedem çiftçiydi, ben bilirim.”
Evet Ahmet abi, ama deden traktörle 200 dönüm ekiyordu, biz balkonda 20 santimlik saksıyla uğraşıyoruz!
Erkeklerin genel mantığı: “Sorun varsa çöz, yoksa dokunma.” Sardunya sarardıysa? “Toprağı değiştir, gübre koy, güneşe koy, çözülür.”
Sanki sardunya bir yazılım hatasıymış gibi…
---
Kadınların Sardunya Yaklaşımı: “O Bir Can, Onun da Duyguları Var!”
Kadın forumdaşlar bu konuda tamamen farklı bir evrende yaşıyor. Onlara göre sardunya sadece bir bitki değil, bir “can dostu”, hatta bazen “evin bir ferdi”.
“Bugün biraz solgun, acaba gece üşüdü mü?”
“Geçen hafta fazla güneşte kaldı, ondan kırgın galiba…”
“Saksısını sevmemiş olabilir, ben de bazı sandaletleri sevmem mesela.”
Kadınlar empatiyi öyle bir noktaya taşıyor ki, sardunyayla konuşuyorlar.
— “Kızım bugün neyin var?”
— (Sardunya tabii ki cevap vermez ama o sessizliği bile okuyorlar…)
Ve şu cümle geliyor: “Ben onun suyunu değil, ruhunu besliyorum.”
İşte o an erkek forumdaşlar toplu halde tarayıcıyı kapatıyor…
---
Sardunya Gerçekte Ne İster? (Ve Ne İstemez!)
Bilimsel konuşacak olursak (ama eğlence bozulmasın
), sardunya çok suyu sevmez. Toprağın sürekli ıslak kalması kök çürümesine neden olur. Yani her gün sulamak değil, toprak kuruyunca sulamak gerek.
Ama işte bunu forumda anlatmak kolay mı?
Erkek diyor: “Tamam, suyu az vereceğiz.”
Kadın diyor: “Ama susamıştır belki…”
Sonuç? Sardunya:
Bazıları “altına tabak koyup biraz su bırakalım” taktiğini savunuyor. Diğerleri “tabak kökü çürütür” diye isyan ediyor. Forum bir anda “sulama savaşları”na dönüşüyor.
---
Forumdaşların Epik Çözüm Önerileri
Bir gün biri çıkıp diyor:
“Ben sardunyama sabah selam veriyorum, sonra kahvemi içerken birlikte gün doğumunu izliyoruz. Çiçeklenmesi arttı.”
Diğeri:
“Benimkiyle hiç konuşmam, sadece haftada bir su veririm, maşallah gül gibi.”
Bir başkası (muhtemelen mühendis):
“Nem sensörüyle Arduino bağladım, toprak kuruyunca otomatik su veriyor.”
Bu noktada hepimiz onun sardunyasına değil, mühendisliğine hayran kalıyoruz.
---
İlişki Metaforu Olarak Sardunya
Bir forumdaş geçen gün öyle bir benzetme yaptı ki alkışladım:
“Sardunya, tıpkı ilişki gibi. Fazla ilgi boğar, az ilgi küstürür.”
Gerçekten de öyle değil mi?
Erkek fazla ilgilenirse “boğuyorsun beni” olur, az ilgilenirse “hiç umursamıyorsun.”
Kadın fazla sulasa kök çürür, az sulasa yaprak döker.
Demek ki işin sırrı: DENGE!
Ama o dengeyi bulmak, sudoku çözmekten zor.
---
Kendi Sardunya Dramım
Benim ilk sardunyamın adı Hüsnü’ydü. (Evet, isim verdim. Forumda yargılamak yasak!)
Hüsnü’ye her sabah su verdim, akşam da “iyi geceler” dedim. Bir gün baktım, sarkmış. Panik oldum, iki bardak daha su verdim. Ertesi gün… toprağı balçık, Hüsnü bayılmış!
Sonra öğrendim ki, sardunya biraz ilgisizlik istermiş.
Hüsnü gitti ama bana bir hayat dersi bıraktı:
“Her sevgi, ölçüsüz olursa batırır.”
---
Sonuç: Sardunya da İnsan Gibi… İlgiye Doyar Ama Suya Boğulmaz!
Sonuç olarak, sardunya ne çok su ister ne de tamamen kuraklığı. Tıpkı biz insanlar gibi; ilgi, ama kararında.
Ve sanırım bu yüzden sardunya yetiştirmek aslında sabır, denge ve empati sınavı.
O yüzden sevgili forumdaşlar, hadi anlatın:
Sizin sardunyalarınız nasıl?
Fazla ilgiye mi boğuluyor, yoksa ilgisizlikten trip mi atıyor?
Erkek forumdaşlar, kaç ml suyla suluyorsunuz?
Kadın forumdaşlar, sardunyayla en son ne konuştunuz?

Yorumlara bekliyorum, bakalım bu “sardunya psikolojisi” davasında kim haklı çıkacak: stratejik erkekler mi, empatik kadınlar mı?
---
(Bir bardak suyu ölçerken gülümseyin; belki sardunyanız da size gülümser
)
Selam yeşil parmaklı forumdaşlar


Dün akşam balkondaki sardunyaya bakarken kafama dank etti: “Bu çiçek neden bana trip atıyor acaba?” dedim kendi kendime. Hani su veriyorum, güneş görüyor, hatta arada “sen benim canımsın” bile diyorum (komşuların bakışlarını görseniz…). Ama yok efendim, bir yaprak sararıyor, bir tomurcuk küsüyor. Tam bir drama kraliçesi! Derken aklıma geldi: Acaba ben fazla mı ilgi gösteriyorum? Yoksa az mı? Sardunya çok su ister mi, yoksa “boğuluyorum” modunda mı yaşar bu arkadaş?
Derken, işin içine kadın-erkek farkı da girdi tabii… Çünkü bu tartışmada cinsiyetler arası “bahçıvanlık stratejileri” devreye giriyor!
---
Erkeklerin Sardunya Yaklaşımı: Operasyon Kod Adı “Sulama Görevi”
Forumun erkek tayfası bilir; bir çiçeğe su vermek, stratejik bir görevdir. “Emir komuta zinciri” çalışır:
1. Toprak kuru mu?
2. Evetse, bir bardak su ver.
3. Hayırsa, bekle.
4. Görev tamamlandı.
Erkekler için sardunya bir “proje”dir. “Su oranı optimize edilirse maksimum çiçeklenme sağlanır.” diye düşünür. Hatta bazıları Excel tablosu açar, “Sardunyasulamalog.xlsx” dosyası oluşturur (itiraf edin beyler, yapan var

Bir de o efsane cümle: “Benim dedem çiftçiydi, ben bilirim.”
Evet Ahmet abi, ama deden traktörle 200 dönüm ekiyordu, biz balkonda 20 santimlik saksıyla uğraşıyoruz!
Erkeklerin genel mantığı: “Sorun varsa çöz, yoksa dokunma.” Sardunya sarardıysa? “Toprağı değiştir, gübre koy, güneşe koy, çözülür.”
Sanki sardunya bir yazılım hatasıymış gibi…
---
Kadınların Sardunya Yaklaşımı: “O Bir Can, Onun da Duyguları Var!”
Kadın forumdaşlar bu konuda tamamen farklı bir evrende yaşıyor. Onlara göre sardunya sadece bir bitki değil, bir “can dostu”, hatta bazen “evin bir ferdi”.
“Bugün biraz solgun, acaba gece üşüdü mü?”
“Geçen hafta fazla güneşte kaldı, ondan kırgın galiba…”
“Saksısını sevmemiş olabilir, ben de bazı sandaletleri sevmem mesela.”
Kadınlar empatiyi öyle bir noktaya taşıyor ki, sardunyayla konuşuyorlar.
— “Kızım bugün neyin var?”
— (Sardunya tabii ki cevap vermez ama o sessizliği bile okuyorlar…)
Ve şu cümle geliyor: “Ben onun suyunu değil, ruhunu besliyorum.”
İşte o an erkek forumdaşlar toplu halde tarayıcıyı kapatıyor…
---
Sardunya Gerçekte Ne İster? (Ve Ne İstemez!)
Bilimsel konuşacak olursak (ama eğlence bozulmasın

Ama işte bunu forumda anlatmak kolay mı?
Erkek diyor: “Tamam, suyu az vereceğiz.”
Kadın diyor: “Ama susamıştır belki…”
Sonuç? Sardunya:

Bazıları “altına tabak koyup biraz su bırakalım” taktiğini savunuyor. Diğerleri “tabak kökü çürütür” diye isyan ediyor. Forum bir anda “sulama savaşları”na dönüşüyor.
---
Forumdaşların Epik Çözüm Önerileri
Bir gün biri çıkıp diyor:
“Ben sardunyama sabah selam veriyorum, sonra kahvemi içerken birlikte gün doğumunu izliyoruz. Çiçeklenmesi arttı.”
Diğeri:
“Benimkiyle hiç konuşmam, sadece haftada bir su veririm, maşallah gül gibi.”
Bir başkası (muhtemelen mühendis):
“Nem sensörüyle Arduino bağladım, toprak kuruyunca otomatik su veriyor.”
Bu noktada hepimiz onun sardunyasına değil, mühendisliğine hayran kalıyoruz.
---
İlişki Metaforu Olarak Sardunya
Bir forumdaş geçen gün öyle bir benzetme yaptı ki alkışladım:
“Sardunya, tıpkı ilişki gibi. Fazla ilgi boğar, az ilgi küstürür.”
Gerçekten de öyle değil mi?
Erkek fazla ilgilenirse “boğuyorsun beni” olur, az ilgilenirse “hiç umursamıyorsun.”
Kadın fazla sulasa kök çürür, az sulasa yaprak döker.
Demek ki işin sırrı: DENGE!
Ama o dengeyi bulmak, sudoku çözmekten zor.
---
Kendi Sardunya Dramım
Benim ilk sardunyamın adı Hüsnü’ydü. (Evet, isim verdim. Forumda yargılamak yasak!)
Hüsnü’ye her sabah su verdim, akşam da “iyi geceler” dedim. Bir gün baktım, sarkmış. Panik oldum, iki bardak daha su verdim. Ertesi gün… toprağı balçık, Hüsnü bayılmış!
Sonra öğrendim ki, sardunya biraz ilgisizlik istermiş.
Hüsnü gitti ama bana bir hayat dersi bıraktı:
“Her sevgi, ölçüsüz olursa batırır.”
---
Sonuç: Sardunya da İnsan Gibi… İlgiye Doyar Ama Suya Boğulmaz!
Sonuç olarak, sardunya ne çok su ister ne de tamamen kuraklığı. Tıpkı biz insanlar gibi; ilgi, ama kararında.
Ve sanırım bu yüzden sardunya yetiştirmek aslında sabır, denge ve empati sınavı.
O yüzden sevgili forumdaşlar, hadi anlatın:
Sizin sardunyalarınız nasıl?
Fazla ilgiye mi boğuluyor, yoksa ilgisizlikten trip mi atıyor?
Erkek forumdaşlar, kaç ml suyla suluyorsunuz?
Kadın forumdaşlar, sardunyayla en son ne konuştunuz?


Yorumlara bekliyorum, bakalım bu “sardunya psikolojisi” davasında kim haklı çıkacak: stratejik erkekler mi, empatik kadınlar mı?
---
(Bir bardak suyu ölçerken gülümseyin; belki sardunyanız da size gülümser

